bilinmeyenin kapısını önce kim araladı? sen değil miydin sanki?! bakma şimdi masum yüzunle! bilmiyor musun, açılan kapılar zor örtülür, kapının dili düşmüşse, anahtarı hiç olmadıysa hele. açılmıştır o kapı artık, dönüşü yoktur. hadi adımını at. merakın korkuna üstün gelecektir nasılsa, zaman kaybetme daha fazla. üstelik, tahmin de edeceksin, o kapı açıldıkça kabus, adım attıkça korku büyüyecektir. ama elinde değil devam edeceksin. eziyet büyüdükçe, senin bilinmeyene olan tutkun da o oranda büyüyecek. ya da tutkun büyüdükçe, eziyet de aynı sekilde artacak. hep bilinmeyenin peşinde olan sen, geçtin bir kez gerçekliğin ötesine geçen o kapıdan, artık anahtarını bulsan bile, zor kapatırsın onu. kapatmak istemezsin. küçük bir gerçeklik ötesi müptelası olup çıkmışsındır. kaç kez psikiyatrlara gidip geldiğinin sayısını da unutursun zamanla. umursamazsın seni deli olarak yaftalamalarını. onların bilmediğini bilmenin zevki nasılsa teselli edecektir seni. ama her uyuşturucu gibi, bunun...