sarhoş
kalabalık.
insanların ortasında bir yalnızlık şatosu kurguluyorum. barların olduğu bir sokakta, sokağın kenarındayım. beş yıl evvel oturduğum sokak burası. o zamandan beri daha da kalabalıklaşmış. bazı geceler sığmıyor sokaktakiler. taşıyorlar. o gecelerde buralardan geçmemeye gayret ediyorum. aslında o akşamlardan biri. yine tablet bilgisayarımla oturmuşum , hababam yazıyorum. yazacak ne buluyorsam, ben de şaşıyorum kendime. küçük bir üretim makinası gibiyim bazı akşamlar. kulaklarımda devotchka, how it ends diye fısıldıyor. sanki şimdiden haberdar kaçınılmaz sondan. sigara dumanı nefesimi alıyor. ne çok sigara içiyor bu ülkenin insanları. sigarasız var olma kabiliyetlerini yitirecek gibiler.
hafif bir esinti otur diyor. daha çok es diye sesleniyorum rüzgara. es ki dumanları taşı benden uzağa.
gecen hafta sohbet ettiğim garson kültablalarını temizliyor. benim masamda temizlenecek bir şey yok. beni es geçiyor, görmüyor. görse ne fark edecek? beklediğim o değil ki!
oturduğumda henüz aydınlıktı. karanlıkta zar zor seçiyorum gelenin geçenin yüzünü. seçsem ne yapacaksam. her tanıdığım simaya bir lira verseler, bir bira çıkmaz.
yalnızlığıma koca bir sokak sığdırıyor gibiyim.
biram tazeleniyor buz gibi bir bardak içinde. sarhoş olmak istiyorum ertesi gün migren yaşamak zorunda kalmadan. sarhoş olmak istiyorum geçmiş acıları unutmak için. belki de henüz geçmiş olmadıkları için. evet daha içmeliyim bu gece. tek başına arşınlamalı bilinci yitirmenin doruklarını. nasılsa geri kalanı yitirdik. geriye bir yalan dolan bilinç kaldı. o da yitik olsun. bir işe yaramadı bu güne değin, başımı belaya sokmak dışında. eksik olsun.
kalabalığın ortasında bir berduşum. mutlu mesut.
Yorumlar